top of page
Aykut Ersen

Bonsai Bir Tür müdür?

Bonsai ile yeni tanışan bir çok kişinin ilk düşündüğü şey bonsailerin özel birer tür olduğu. Onlara göre bonsailer genetik kodları sebebiyle küçükler, bodurlar, şıklar ve gösterişliler. Yine onlara göre bonsailer az su ister, televizyon yanında veya kitaplık rafında güzelce dururlar. Tabi ki bu bilgiler ölümcül yanlışlar içeriyor.



Bonsailer; her gün sokakta yürürken gördüğümüz, gölgesinde oturduğumuz, meyvesini yediğimiz, üstüne hamak gerdiğimiz, kabuğuna adımızı yazdığımız, bize nefes olan ağaçlar aslında. Bu ağaçların belirli tekniklerle büyümesinin yönlendirilmesi ile bazı estetik çerçevelerde güzel bir şekle ulaşması sağlanıyor. En önemlisi de ağaçların bu şekli koruyup zenginleştirerek büyümesine yardımcı olunduğunda ortaya bonsai olarak adlandırdığımız şık ağaçlar çıkıyor. Elma ağacının da bonsaisi olur, kavak ağacının da, çam ağacının da, açelyanın da, kasımpatının veya mor salkımın da... Önemli olan bu bitkilerin çok yıllık olması, odunsu bir yapı oluşturarak dallanmaları. Bunlar var olduğunda biz neredeyse her ağaç veya çalı türüyle bonsai çalışabiliriz.


Dolayısıyla bonsai diye bir tür yoktur. Bonsai tür değil, bu estetik ağaçların genel ismidir. Ayrıca bir sanattır. Kökeni Çin'e, belki Hindistan'a dayanan kadim bir sanattır. Yaklaşık 1400 yıl önce Japonya'da ilk izleri görülmüş ve ta günümüze kadar güzelleşerek zenginleşerek ulaşmayı başarmıştır. Yanında bir çok sanat türünü de zenginleştirmiş ve yine bonsai potasında hepsi iyi bir kompozisyon elemanı olmuştur bu yan sanatların. Peki nedir bu yan sanatlar? Öncelikle bonsaileri içine koyduğumuz saksılar... Bonsai saksıları diğer saksılardan bazı özellikleriyle farklıdır. Bonsai saksılarının delikleri ve ayakları vardır. Bu deliklerden su akar ve yine bu deliklerden saksı içerisine hava girer. Bu delikler saksının boyuna göre küçük veya büyük olabilir ancak genelde yine saksı boyuna göre 2-3 cm'den daha küçük çapta olmasını istemeyiz. Böyle büyük delikler saksı tabanında var olduğunda saksı içerisindeki fazla su kolayca akabiliyor ve saksı ortamımız havalanmış oluyor. Bu da bonsailerimizin, hatta tüm bitkilerimizin kökleri için sağlıklı bir ortam demek. Saksıların şekilleri, yükseklikleri, ayaklarının şekilleri, hepsinin yapıldığı malzemeler bonsai saksılarında hayli önemli unsurlar. Bir çok büyük bonsai saksısı ustası kendi çamurlarını kullanıyor ve bu özel çamurlarıyla ayrı bir ün kazanıyorlar. Renkleri, yoğunlukları ve soğuğa dayanımları bu çamurlar arasında farklılıklar oluşturuyor. Bazı saksılar sırlı oluyor, bazıları da sırsız. Bunların hepsinin bonsailerimiz için birer anlamı var. Yani saksımızın şekli nasıl olmalı, renkli mi renksiz mi olmalı, diğer deyişle sırlı mı sırsız mı olmalı, tarzı ağacımız için uygun mu, gibi sorulara doğru cevaplar verildiğinde ortaya güzel bonsai eserleri çıkıyor. Yanlış cevaplar sonucunda ise ağacımızdan daha güzel bir saksı tüm dikkati kendine çekebiliyor, çok küçük bir saksı sağlıksız bir ortam oluşturabiliyor, sığ bir saksı da ağacımız için ölümcül olabiliyor. Tüm bu küçük detaylar o güzel bonsai kompozisyonunu oluşturmak için dikkat ettiğimiz şeylerin bir kısmı.



Bonsai saksılarının dışında sunumlarda kullandığımız sehpalar da ayrı bir öneme sahip. Marangozun ustalığı, becerisi, sanatsal kaygıları bu sehpaların kalitesini ciddi anlamda artırıyorken seçtiği renkler ile oluşturduğu çizgiler bu sehpalara kendi karakteristik özelliklerini kazandırıyor. Saksılarda olduğu gibi bu sehpaların da tüm kompozisyonla belirli bir uyum içinde olmasını isteriz.

Bonsailerimizi sunarken kompozisyonda kullandığımız diğer unsurlardan birisi de yardımcı bitkiler. Bunlara kusamono ve shitakusa deniliyor. Aslında bonsailer için kullandıklarımızın shitakusa olarak adlandırılması daha uygun. Çünkü kusamono tek başına sergilenen bitki aranjmanlarıdır. Shitakusalar ise bonsai gibi bir elemanın yanında yardımcı bitki olarak görev alırlar. Yabani otlardan, çiçekli küçük bitkilerden oluşturulmuş bu yardımcı bitki aranjmanlarının da kendi içerisinde estetik kuralları ve kaygıları vardır. Bunlar dışında yine sunumlarda kullandığımız duvar resimleri, yardımcı bitkilerin altına koyduğumuz Jita olarak adlandırılan ahşap tablalar da bu kompozisyonun kıymetli elemanları.


Fotoğraf: Morten Albek Shohin Display - Shohin Boy Bonsai Sunuu


Bunlar dışında kendine hayli yüksek bir beğeni alanı kazanan bambaşka bir sanat da bonsai severleri oldukça etkiliyor. Bu sanatın ismi de taş övme sanatı olarak adlandırılan Suiseki. Doğada özellikle dağlara benzetilen taşların kendilerinin birebir oturabileceği ahşap bir kaide ile (Daize denir) sergilendiği bu sanata da suiseki diyoruz ve yine suisekiler bonsai sunumlarında faydalanılan eşsiz eserlerdir. Aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz gibi sol tarafta bir Jita üzerinde sergilenen taş var ve buna suiseki diyoruz.


Aşağıdaki fotoğrafta da daiza ile sergilenen çok yüksek değere sahip bir suiseki görüyoruz. Bu kaya parçasının bir dağın tepe kısmını anımsatan yapısı ona karakteristik özelliğini kazandırıyor. Bu taşa birebir uygun, yani taşın doğrudan oturabileceği bir kaide de yine elde oyularak yapılan bir ahşap parçası. Buna da daiza diyoruz.


Fotoğraf: Bonsai Empire


İşte bunlar gibi bir çok unsur bonsai sanatının kıymetini artıran şeyler.


Tüm dünyada bonsai sanatı bu unsurlarla zenginleşiyor ve hak ettiği değere ulaşıyor. Biz de ülkemizde bu değerleri en doğru şekilde anlatarak, öğreterek bu sanatın ve yan dallarının yaygınlaşması için çabalar harcıyoruz.


anahtar kelimeler: " bonsai bakımı", "bonsai sanatı", "bonsai nedir", "bonsai nasıl yapılır", "bonsai nasıl yaşar", "bonsaiye nasıl başlanır" "bonzai değil bonsai"


Bonsai Marketi (bonsaimarketi.com) sayfasında yayınlanan bütün yazılar birçok farklı kaynaktan derlenerek, yazarın sahip olduğu naçiz tecrübeler yazıya dökülerek hazırlanmıştır. İzinsiz ve onaysız kopyalanması, kaynak gösterilmeden alıntılanması yasaktır, emek hırsızlığıdır.

All the blog readings covered in Bonsai Marketi (bonsaimarketi.com) are the compilation of the information from various sources and the humble experiences of the author. It is not allowed to copy or cite without permission and citation. It is another form of plagiarism.

336 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page